Kendisini Bursaspor'la bir görmeye çalışanlara çok iyi bir ders oldu. Zaten kendini Bursaspor'la bir görmeye çalışanlar, bırakın Bursaspor'un tarihini, kupalarını, Süper Lig şampiyonluğunu, Şampiyonlar Ligi'nde oynamış olduğunu, Timsah Arena'yı ve o Arena^daki YEŞİL ORDUYU gördüğünde utanır!

Bursaspor taraftarı kendi evimizde oynadığımız son Eskişehir ve ADS maçlarındaki gibi birlik olduğunda, hiç bir güç, hiç bir engel duramaz karşısında. Geçde olsa bu birliktelik oluşmaya başladı artık yeniden tribünlerde. Bu sayede de, artık rahat rahat ve çok emin bir şekilde yazabiliriz. Bursaspor bugünden sonra bu ligin en güçlü şampiyonluk adayıdır!

İbrahim Üzülmez, Bursaspor'u iyi öğrenmiş. Futbolcusunu, taraftarını, camiasını çok iyi analiz etmiş. Camianın ne istediğini, ne sevdiğini, neyin mutlu ettiğini çok iyi biliyor. Ona göre hareket ediyor, ve karşılığını alıyor. Her hafta taraftarın kafasındaki kadroyla sahaya çıkıyor. Hangi dakikada, hangi değişiklik ile, ve nasıl oyuna müdahele etmesi gerektiğini çok iyi biliyor. Bravo hoca.

Herkesin aksine zor bir maç olacağı beklenirken, ben nedense, uzun bir aradan sonra ilk kez rahat bir maç seyredeciğimizi düşünüyordum. Aslında ilk yarı öyle de oldu. ADS Bursaspor ceza sahasına adım atamazken, Bursaspor son derece baskıcı bir oyun ortaya koydu. 11'de Traore'nin şutunu Burak Altıparmak hafif yön değiştirterek kaleye gitmesine vesile oldu. 36'da Seleznov penaltı golünden Bursaspor'u 2-0 öne geçirdi. İlk yarının son anlarında Bursaspor takımının ADS kalesi önünde şiir gibi paslaşmalarının neticisinde Özer Hurmacı boş kaleye topu gönderdi fakat topun hızı biraz yavaş kalınca o top çizgiyi geçemedi. O şiir bir gol daha çıkarsa, 2.yarı fark çok daha fazla açılır, bizler Demir'i dövmeye devam ederken, Demir'ciler de dizlerini döverdi!

Tabi bunu engelleyen bir diğer unsur ise, Özer Hurmacı'nın itirazdan gördüğü 2.sarı kartın kırmızı karta dönüşmesiyle oldu. Özer Hurmacı gibi tecrübeli bir futbolcunun görmemesi gereken bir karttı bu. Fakat burada Özer'in o ani ve şiddetli itirazına hak veriyorum. Özer'in rakibe yaptığı hamlede herhangi bir kusur yoktu. Fakat sadece birkaç salise öncesinde ki pozisyonda hakem ADS'li futbolcuya yapılan müdaheleyi görmüş, top ADS'de kaldığı için avantaja bırakmış, Özer'de hamlesiyle topu kazanmış ve kontraya çıkmak üzereydi. İşte tam bu anda, hakem bir önceki pozisyona faul çaldı, Özer o düdüğün kendisine çalındığını düşündü ve çılgına döndü! İster istemez fevri davrandı. Gereksiz miydi? Evet gereksizdi! Fakat 2-0 önde olan bir takımın oyuncusunun o dakikalarda bu şekilde hırslı olması aslında beni sevindirmedi de değil! Evet, önümüzdeki hafta Özer Hurmacı'nın olmayışı Bursaspor için çok büyük kayıp. Ancak Özer Hurmacı öylesine inanmış ki, saha dışından da takım arkadaşlarını ateşleyecektir. Özer'in yerine Erzurum karşısında ilk onbirde olacak oyuncumuzda Özer'i aratmayacaktır. Takım olmak bunu gerektirir.

Son olarak Bursa bu haftayı "ŞEN" şakrak geçti. Bir Bursaspor taraftarı olarak bu hafta Şen'im, bütün hafta da Şen gezerim.

Önümüzde ki hafta Erzurum karşısında da favori olan taraf kesinlikle Bursaspor. Bursaspor için tek handikap Erzurum'daki hava şartları olacaktır. Fakat zirvede havalar hep keskin olur. Bursaspor'da bir zirve takımıdır!

Editör: Haber Merkezi