Bursa'nın fransız hocadan kurtuluş etkinlikleri benim içimde halâ  devam ediyor... Yüreğim, aldığı yaralara rağmen, yeşil-beyaz havayi fişeklerle atıyor.

Çok geç kalmış bir hamle oldu maalesef. Yönetimin hata zincirine bir yenisi eklendi; hocayı geç göndererek. Hayal kırıklığı yaşadığını her maç sonrası dile getiren Le Guen,bize ne kırıklar bıraktı bence hala farkında değildi giderken bile...Yolu açık olsun mu?

Gelelim Mustafa Er hocamıza...

Neler değişir?

Önce, Özlüce'deki hava değişir...

Antrenmanlar değişir...

Küskün oyuncular toparlar, ukala olanlar kendine getirilir.

Taraftarın stres kaynaklarından biri olan Le Guen gittiği için,taraftar da bir nebze rahatlar...

Kendi  insanımız Er. Ne istendiğini çok iyi bilen ve bizim gemiyi geçen sene limana yanaştıran hocamız...

Saldıran bir  Bursaspor izleyeceğiz...

Şu ana kadar puan alacağımızı düşünmediğimiz maçlardan bile puanlar alacağız...

Artık, düşmeyeceğimize olan inanç artacak...

Takıma hırs gelecek...

Hocam, her şey mi güzel olacak, hiç mi olumsuzluk olmayacak? Olacak elbet ama gün destek günü...

Olumsuzlukları bırakmalı, inanarak her şey ile destek olmalıyız...

Hatta bu yönetimi bile statta kâle alıp protesto etmeyi bırakmalı ve evimizdeki Konya ve Trabzon maçlarını şölen havasında, tam bize yakışır baskı ve destekle yaşamalıyız...

Mustafa Er büyük yükün altına girdi. Öyle kokay değil o eşekleri ata çevirmek...Kolay değil  ruhsuz yüreklere can vermek...Öyle iki nüktedan konuşmayla, gaza getiren söylemlerle olmuyor bu iş... Sıkı bir psikolojik savaş verecek  Mustafa hoca ve bu savaştaki en büyük destekçisi ona inandığını her platformda dile getiren bizler olmalıyız...Yönetim  muhalefeti yaparken onu ayırmalı, onu baş köşeye koymalıyız...Adamın bize ihtiyacı var...

Saygılarımla...