Basketbol oyunu ilk olarak 1891 yılında Amerikalılar tarafından bulunmuştur. Türkiye’de ise basketbol ilk olarak 1904 yılında İstanbul’daki Robert Koleji’nde oynanmıştır. Basketbolda milli olarak ilk deneyimimiz 24 Haziran 1936 tarihinde İstanbul’da Yunanistan’a karşı olmuş ve maç Türkiye’nin zaferiyle sonuçlanmıştır.

Basketbolda takımlar 5 kişi sahada ve 7 kişi yedek olmak üzere toplam 12 oyuncudan oluşur. Oyuncular yerden yüksekliği 3,05 metre olan ve pota olarak adlandırılan, yere paralel konumda duran bir çemberden topu geçirerek rakip takımdan daha fazla sayı yaparak maçı kazanamaya çalışırlar.

Basketbol sahası 28 metre uzunluğunda ve 15 metre genişliğinde olan ve parke, beton veya sert topraktan oluşan zemine sahiptir. Sahanın sınırlarını belirleyen yan ve dip çizgiler bulunur. Topun geçeceği çemberin çapı 45 cm’dir. Çemberde topun içinden geçmesine engel olmayacak şekilde dibi delik Matadorbet bir file bulunur. Basketbol topunun yaklaşık ağırlığı 600-650 gr ve çevre uzunluğu da 75-78 cm’dir. Top elle oynanır ve ayakla vurmak kesinlikle yasaktır. Topun ilerlemesi takım arkadaşlarından birisine pas vermek veya zıplatmak şeklinde olur. Topu ele alarak ilerlemek yasaktır. Hücum anında hücum eden basketbol oyuncusu elinde top olmadan rakip takımın serbest atış sahası içinde 3 saniyeden fazla kalamaz. Topu alan oyuncu topu sürmeden veya herhangi birisine pas vermeden topu elinde 5 saniyeden fazla tutamaz. Topu kendi sahası içinde ele geçiren takım kendi sahasında en fazla 10 saniye durabilir. Karşı takımın sahasında ise en geç 30 saniye içinde topu baskete atmak için denemede bulunmak zorundadır. 20’şer dakikalık 2 devre şeklinde oynanan maçlarda devre arası 10 dakikadır. Her takım bir devrede 2 mola alma hakkına sahiptir. Bu hakkını kullanan takımın başka mola isteme hakkı yoktur.
Editör: Haber Merkezi