Çağdaş Gazeteciler Derneği'nde gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Saffet Akarsu şöyle konuştu "1973 yılından bu yana kulübün üyesiyim, her ne kadar bir dönem üyelikler yandı tekrar gündemle değişti bunların çok önemi yok, bir dönem yöneticilik yaptım. Bu kulüpte yöneticilik yaptığımız dönemde kulübe geldiğimizde bakkala borç vardı, Levent Kızıl ile birlikte kulübü borçlandırmadık aksine kulüpten alacağı olan arkadaşlarımızın ayaklarına kadar gittik.

Onların tamamını bağış ile hallettik. Hatta bir anım var; biz Sönmez'e gittiğimizde, bizi karşıladığında şu benim makbuzu kesin de, şu şeyden kurtarın beni dedi. Büyük jest, oturmadan. Hatta, biz o dönemde şampiyon takımın altyapısını, kadrosunu kurduk. Ömer Erdoğan ve diğer genç çocukları Bursaspor'a kazandırdık. Gençlerin gitmesinin önünü kapattık. Ondan sonra bizden sonra rahmetli İbrahim Yazıcı başkan döneminde, Anadolu devrimini yaptık ve şampiyon olduk. Sonrası, bildiğiniz gibi tufan. Yazıcı dönemi sonrası tufan oldu ve bugünlere geldik. Divan kurulurken, ben divanın kuruluş tüzüklerini biliyorum. Gelen yönetimler divandan fazla, divan üzerimizde baskı kurmasın diye yetkileri kısıtladılar sonra çok acıdır ki, kanepe dendi, çekyat dendi bu beni çok yaralıyor."

NEDEN ADAY OLDUM?

Yeni bir tüzük kurultayı ile, köklü kulüplerde divanda ne varsa Bursaspor'da aynı tüzüğü daha iyisiyle günün koşullarında bu tüzüğü gerçekleştireceğiz. Bir de, kulüpte 41 yılını doldurmuş üyelerimiz var. Divan üyelerimize sahip çıkıp, tek bir divan kurulu oluşturacağız, yüksek divan. Biz zaten beyaz sayfa, kavgadan uzak bir Bursaspor hayata geçsin diye, yeni bir sayfa açmamız lazım. Kulüpte başkanlık yapmış tüm başkanları ayırmaksızın bir masa etrafında toplayacağız, herkes taşını döksün, şikayetlerini ortaya koysunlar, bu kulübe sahip olmaya onları mecbur bırakacağız. Kulübümüz, çok daha sağlıklı yönetilecek. Herkesin şikayet ettiği, tribünlerin medyadan kalemşörlükle yönetime ayar vermesine son verip, yönetim ile tribün arasında köprüyü sağlayacağız. Beklentilerimizi söyleyeceğiz, köprüyü iyi yapacağız. Yıllardır böyle olması gerektiğine inanıyorum. Divan'ın saygınlığını mutlaka sağlayacağız. Divan'ın mutlaka ve mutlaka Özlüce'de sığıntı bir odada Divan olmaz. Divan'ın mutlaka yönetim binası, lokal, altında Bursaspor ürünlerini satan bağımsız bir binamız olacak. Projesi hazır. Bursalılarla beraber bunu mutlaka sağlayacağız. Proje hazır, yer İzmir yolu üzerinde, o da hazır.

731 tane divan üyemiz var ama maalesef şu an listeye bakarsanız sayfalar kıpkırmızı. Tüm üyelere rağmen 264 tane üye oy kullanacak. Bu inanın, Divan'ın üyelerimizde önemini yitirmesinin göstergesi. Bu benim içimi çok acıtıyor. Projelerimizle, çalışmalarımızla Divan'ı layık olduğu yere taşıyacağız. Aday olma nedenim bunlardan dolayı, Bursaspor'a sahip çıkmamız gerekiyor.

Bursaspor Vakıf meselesine gelelim. Bu konu en önemli konu. Yönetimler kadar, Vakıf da tam bir muamma. Ali Ay döneminde vakfı ele geçiren grup aslında dolaylı olarak geçirildi, bu arkadaşlar Vakıf üyesi değilken Ali Ay ile anlaştılar, Vakıfa üye yapıldı. Tespitlerimize göre kafasına göre bu arkadaşlar üye yapmışlar. Vakfı ele geçirdiklerinde başkanlığına Galip Sakder getirilmiş, dedim bu böyle olmaz. Bu konuyu gündeme getir dedim, Galip benden rica ettim, bunu gündeme getirme dedi, konuşmadık. Üye aldınız, Vakfın siz bugüne kadar faaliyetini duydunuz mu? Vakfın üzerinden, özlemim şu seversiniz sevmezsiniz kapılarına gidip borçlarını sildirdiğimizde Erkan Körüstan'ın da hayali Bursaspor Koleji'ydi. Ben de çok istiyorum. Bursaspor Koleji için yer de önerdim, yer de söyledim. Ürünlü'de bir yer var, burası kamu arazisi. Yazın kamplar yapılıyor, şahane bir yer. Bursa'daki siyasiler üzerindeki baskı ile burası alınıp kolej ve hatta üniversite kurulabileceğini söyledim.

Biz bir Bursaspor Koleji kuramazsak, eğitim üzerinden kuramazsak, okuyan sporcu kardeşlerimizi o okullarda eğitim versek daha güzel olurdu. Vakıf meselesi daha bitmedi, esas Bursaspor Vakfı ile ilgili üzücü bir haberi paylaşmak istiyorum; vakıflar ne için kurulur? Yardım için, destek için. Bağışlarla vakıf büyür. Bakın büyük kulüplerin vakıflarına mal varlıkları çok. Biz niye alamıyoruz? Bakıyorsun a takımına arazi verilmiş, biz vakıfı İbrahim Yazıcı'nın kurma nedeni, mal varlıklarımızı buraya atalım, kamudan varlık alabiliriz, Özlüce'yi de oraya aktarırsak bize kimse dokunamaz derdi. Bursa'da da çok bağış yapacak insan vardı. Ama hep yanlış felsefe ile, vakfın kuruluş amacının eğitim, diğer etkinlikler olsun, kolayca ulaşılabilsin diye ama bizdeki vakıf katkı koymak için değil yöneticilerine para kazandırmak için sanki kurulmuş veya başkan olunmuş. Vakfın başkanlığını yapan arkadaşımız Galip Sakder. Genel kurul için karar almışlar. Genel kurul gündeminin 7. Maddesinde şöyle yazıyor; yönetim ve denetim kurulu üyelerine verilecek huzur hakkı ücretinin tespiti, yani kaç lira para alacak bu arkadaşlar diyor. Şaşılacak bir şey. Bomba haber bu. Bu arkadaş daha önceki dönemde de yöneticilik yaptı, merak ediyorum para almak için menfaat sağlamak için mi bunlar yöneticilik yapmışlar. Bu arkadaşımızın divan başkanlığına aday olduğu söyleniyor. Bu arkadaş diyecek ki şimdi tüzük gereği yazdık diye savunmaya geçebilirler, ama geçmiş olsun bana göre. Şayet şöyle yazsalardı Bursaspor Vakfı yönetim ve denetim kurulu üyelerinin hiçbir ücret ve bedel almadan çalışmalarının onaylanması şeklinde böyle bir madde mecburdan yazsalardı, o zaman diyecek sözümüz olmazdı. Şimdi bu zihniyete, divan üyelerinin oy verebileceğini bu tespitten sonra düşünmüyorum, düşünemiyorum. Düşünebilirsek, vakfın başına gelenler divanın başına gelmemesi de kaçınılmaz.

Kavgadan yana değil, susan divan olmam ben. Divanda görüntü vermek için başkanlık yapmam. Tarzımı bilen bilir, masaya yumruğumu her zaman vururum. Kendim için değil Bursaspor için. Bursaspor'da güzel sayfalar açmamız lazım. Her dönem başkan olmak için aday olmam, ben bir dönem için divanın saygınlığını tamamen yerine getirip, tüzüğü değiştirip Bursaspor'a yakışır hale getirip bırakmak istiyorum. Bir döneme talibim. Şampiyon Bursasporumuzun başarılarına katkı koymak, yeniden Anadolu devriminin yaşatılacağına inanıyorum. Un var yağ var şeker var, helva yapamıyoruz. Ben kimsenin adamı olmam. Söylenecek son lafı ilk söylerim, sevgimi de baştan belirtirim, tenkiti de baştan yaparım. Ben farklı bir divan başkanlığına, Bursasp

Editör: Haber Merkezi