Maçın genelinde söz hakkı Bursaspor’daydı. Oyunu domine eden, istediği gibi yönlendiren, sahayı hükümdarlığı altına almış bir takım seyrettik dün. Ve bu takım tamamen gençlerden kurulu, Maraton tribününde yapılan insansız koreografide yazıldığı gibi “VAKIFKÖY”den çıkan delikanlılardan oluşuyordu.

İşte en keyif veren yanı da burası değil mi zaten?

Maç beraberlikle veya mağlubiyet ile tamamlanmış olsaydı bile bu çocukların canını sıkmayacak bir içerikle yazacaktım yazımı.

Maç sonucu ne olursa olsun bunu hakketmişlerdi çünkü.

Hepsi birer pırlanta bizim için. Ancak dün İsmail Çokçalış’ı çok beğendim.

Her hafta üzerine koyarak gidiyor. İddia ediyorum şu an Türkiye’de kendi mevkiisinin en iyisi, hatta “tek” bile diyebilirim.

Bizler, yani çoğumuz, Ali Akman ve Burak Kapacak’a odaklanmışken, İsmail Çokçalış gibi bir gerçek var önümüzde.

Hatta Bursaspor kadrosunda ki her bir genç kardeşimiz her geçen gün sivrilip yarınlarımızı aydınlatacaklar, buna gerçekten çok inanıyorum.

Kabus gibi geçen senelerin ardından acı bir son ile bitirmiştik süreci, daha da kötü olacağını beklerken bu gençler adeta temiz bir kan, temiz bir hava oldular bize.

Sahada ki oyuncularımızı, oynadıkları oyunu gördükçe, yarına dair karanlığa gömülen umutlarım bulutların arasından görüyor güneşi…

Yolunuz açık olsun gençler!

Editör: Haber Merkezi