Sadece Bursaspor'u konuşmak üzere sözü alan BURSİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve AK Parti Nilüfer Meclis Üyesi Abdurrahman Obut şunları söyledi;

Bugün burada sadece bir futbol kulübünün değil, bir kentin hayallerinin, alın terinin ve direnişinin adı olan Bursaspor'u konuşmak üzere sözü aldım. Çünkü Bursaspor bizim için sadece bir spor kulübü değil, o bu şehrin yüreğidir. İki bin on yılında gelen büyük şampiyonluğu hatırlayalım. Kimimiz o gün stadyumdaydı, kimimiz evinde ekran başında. Ama bir şeyi biliyoruz ki, o gün Bursa tek yürek olmuştu.

Hiç kimse hangi partiden olduğunu sormadı birbirine. O gün bir çocuğun babasının omzunda haykırdığı "Bursa şampiyon" sözü, bir şehrin birbirine kenetlenişiydi. Çünkü o gün bir siyaseti unuttuk. Kimliğimizi, geçmişimizi, farklılıklarımızı bir kenara bırakıp aynı anda aynı duayı ettik. Allah’ım bu şehir kazansın. Ve kazandı. Bir Anadolu takımı olarak Bursaspor, sadece sahada rakiplerini değil tüm ezberleri yıktı.

Büyük denilenlerin saltanatlarını sarsarak, imkânsız denileni başardı. Tarihe yürekli olanların da şampiyon olabileceğini yazdı. Yıllar geçti, kötü günler gördük. Ama vazgeçmek işlerin adıdır, Bursaspor. Adı şampiyonluk bu eziyetten diye çıkılan bu yolda asla yalnız yürümedi. Bugün üçüncülükte kırk bine aşkın seyirciyle sahaya çıkan takımımız, layık olduğu yere yükselişini başlattı. Timsah bu defa ayağa kalktı.

Şehir 2010 ruhunu yeniden başlattı ve Bursaspor yeniden şampiyon oldu. Bursaspor bu şehrin ortak sesidir. Ne sağındadır siyasetin ne solunda. Yeşil-beyaz, bu kentin çocuklarının hayal kurma hakkıdır. Bu şehirde doğan her bebek, ister Nilüfer’de ister Yıldırım’da, bir gün “Bursasporluyum” diyebilsin diye hepimizin bu mirasa sahip çıkması şarttır. Bugün Nilüfer Meclisi’nde bu şampiyonluk anısını onurlandırırken bir gerçeğin de altını kalın çizgilerle çiziyoruz.

Bursaspor siyaset üstüdür. Çünkü Bursaspor, yeri geldiğinde bir anne duasıdır. Yeri geldiğinde işçilerin öğle arası sohbetidir. Bir öğrencinin sırt çantasına iliştirilmiş küçük bir rozet, yaşlı bir amcanın radyoda dinlediği maçın sonunda ağladığı gözyaşıdır. Bu şehirde birlikte ağladık, birlikte güldük. O yüzden diyoruz ki Bursaspor’u sevmek bu şehri sevmektir.
Ve bu sevda sandıklara sığmaz. Bu sevda oy pusulalarında yer bulmaz.

Bu sevda kalptedir. Bu vesileyle, Bursaspor’umuzun şampiyonluğunu ve geri dönüşünü bizlere kazandıran, şehrimize umut olan başta Enes Çelik ve yönetimine, futbolcularımızdan teknik ekibimize ve her maçı 40 bin ortalama ile izleyen Büyük Bursaspor Camiası’na sonsuz teşekkür ediyorum.