Bugün 19 Mayıs, Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun...

Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, "Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim" sözü bugün çok daha önemli...

Aynı zamanda da Kadir Gecesi... Bin aydan daha hayırlı olan bu gecenizi tebrik ediyorum...

Türkiye'de futbola dönüş konuşuluyor.

TFF el mecbur oynatacak ligi...

10 farklı senaryo da olsa

Hepsi oynatmak üzerine kurulu...

Kulüplerin kendi hesaplarına göre konuşmaları da normal, Coronavirüs'e yakalanmaları da...

12 Haziran tarihi bana uzak geliyor, TFF'nin de 'bir yerden başlamak lazım' öngörüsüyle hareket ettiği takvim olarak görüyorum. Bir şekilde iklime rağmen topun santraya temmuz ayında konulacağını düşünüyorum.

Bu süreçte Bursada Bugün'ün Instagram hesabından "'EvdeKal'anlara Futbol" diyerek Serkan Yetişmişoğlu ile birlikte sizlere bir yandan Bursaspor nostaljisi ve gelecek planları yaptırmaya gayret ediyoruz. İlginize teşekkürlerimizi iletiyoruz, sahura giden saatler olmasına karşın bizleri yalnız bırakmıyorsunuz...

Değerli spor insanları ile birlikte keyifli bir programı birlikte yaşıyoruz...

Bu süreçte ana gündem maddesi şu oldu...

Geçmiş yönetimlerin ciddi anlamda yarattıkları zafiyetler takımın ekonomik ve prestij anlamında çıta atlayamama ve küme düşme sebebi olarak belirtiliyor...

Kadro iskeletinin korunamaması yerine yerleştirilen 'platin'lerin tutmaması, şehrin takım üzerindeki inancının günden güne kaybolması...

Bu söylemler; Bursaspor'un marka değerinin kaybolacağı anlamına gelmez...

Kulüp kapısına kilit vurmadığı sürece tüm varlığıyla şampiyon olarak anılacaktır.

Bugün yerinde yeller esen Kayseri Erciyesspor'un bir zamanlar UEFA'da mücadele ettiği gerçeğini kim unutabilir. Son olarak Celal Doğan Tesisleri'nin de takım gibi atıl hale geldiği Gaziantepspor'un Avrupa kupalarında yer aldığını hatırlamamak olur mu?

Bunların ötesinde başarı elde edip, İstanbul ekiplerine 'bir dakika' diyerek Süper Lig şampiyonluğuna uzanan bir Bursaspor'u da unutturmaya kimsenin gücü yetmez...

Gelelim lobi konusuna;

Geçen günlerde gerçekleştirdiğim bir sohbetten çıkarımımı paylaşayım

Bursaspor geçen sene masada zaten küme düşmüş...

Tekrar yazayım

Bursaspor geçen sene masada zaten küme düşmüş...

İddialara göre geçmiş dönem Bursaspor Başkanı'nın hiçbir hükmü yokmuş...

Kulüpler Birliği toplantılarında görüntünün ötesine gidemeyen bir Bursaspor Başkanı olduğu, hiçbir karar herhangi bir tepki vermediği, hakem kararlarıyla ilgili kulübün hakkını aramadığı belirtiliyor.

Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün milletin efendisi olarak belirttiği bir kesim var biliyorsunuz... 'Köylü'...

Ana anlamında kullanıldığında son derece gurur vesikası olan bu kelimenin bir de mecazi yönü var...

Uygun kaçmasa da, tasvip etmesem de 'cahil, iş bilmez' olarak da köylü kelimesine bu anlamı yükleyenler var...

İşte İstanbul'daki futbol camiasında geçmiş dönem Bursaspor Başkanı, 'futboldan anlamadığı, futbol bilmezliği ve futbol cehaleti' iddiasıyla bu sıfat yakıştırılmış kendisine...

Bursaspor'un çıkarlarını korumak için Levent Kızıl ve İbrahim Yazıcı başkanlıklarını gören bir kulübün haksızlıklar karşısında 'aşırı naiflik' göstermesi, vahşi düzende Bursaspor'un kendi celladı olmasına da neden oldu...

Bursaspor lobisini gördünüz mü, nerede? O da küme düştü...

Mesut Mestan Başkan sadece takımı değil lobiyi de Süper Lig'e taşımak zorunda...

Lobi konusunda da #YenidenZirveye