Takım çok iyi denilemez. Çünkü kötü! Ha, bu kadro yapısından mıdır, teknik yönetim merkezli midir, cevabı bana kalsın…

Gerçekten anlamıyorum, şansın içinde şanssızlık nasıl yaşanır? Cevap: Bursaspor!

Hatalı geri pas neticesinde kaleci ile burun buruna kalan Ali Akman topu müsait pozisyonda auta yolluyor. 90+2’de kazanılan penaltıyı Burak Altıparmak kaleciye nişanlıyor! Ve, maç 2-1 mağlubiyet ile sonuçlanıyor.

Bizim yakaladığımız pozisyonları rakipler yakalasa ıskasız geçiyor, biz ıskartaya atıyoruz!

Yetmiyor, nereden, nasıl vursalar, kale çizgisini geçiyor.

7 maçta 4 mağlubiyet aldık. 1 beraberlik, 2 galibiyetimiz var. Tehlike çanları çalıyor şimdiden.

25 yaş altı gençlerimiz, bir iki tanesi hariç kesinlikle mesuliyetlerini farkındalar.

Fakat bazıları vurdum duymaz tavırlara devam ediyor ağabeyleri ile beraber…

Kardeş, istemiyorsan giyme o formayı…

Bırak git…

Faydan yok, en azından bari zarar verme…

Gelelim yönetime...

Bugüne kadar hiç gelmedik ama alınan sonuçlar bizi oraya itmeye başladı artık yavaş yavaş…

Bugüne kadar yapılan işlere en ufak bir itirazım yok. Mustafa Gönden olayı hariç. Yalnız sevgili başkan, her hafta çıkıp konuşacağım diyorsun. Konuşmuyorsun, neden sürekli erteliyorsun?

Neden bu camiayı oyalıyorsun?

Bildiğin gerçekleri açıkla. Kulübü kimler nasıl bu hale getirdi, anlat!

Anlat ki, en büyük sorunumuz olan güven tahsisini yeniden elde edelim!

Söyle, bu kulüp gelecekte var olabilecek mi, yoksa boşuna mı bu çabamız, anlat! Bugüne kadar sustuğumuz için değil mi bu çaresizlik?

Neden devam ediyoruz susmaya?

Başkanım, ben bir Bursaspor taraftarı olarak, düşüncelerini bilmek istiyorum.

Hedeflerini bilmek istiyorum.

Üyesi olduğum ve ömrümün gençliğini verdiğim bu kulübün geleceğini bilmek istiyorum.

Ne olacak, nasıl bitecek bilmek istiyorum! Çık ve anlat!

Editör: Haber Merkezi