Olanlar oldu, bundan sonrası Allah kerim, der gibiyiz.

Kongreler neticesiz kaldı, yönetim devam ediyor, hoca gitti, ilk deplasman galibiyetini aldık, borçlar öylece duruyor, yatırım yok, düzelme yok, tahta kapalı, muhtemel cezalar, dosyalar... liste uzuyor böyle...

Bizler sevmeye devam ediyoruz...

Elimizden gelen bir şey yokmuş gibi günleri harcıyoruz.

Şehrin desteksizliğini kabul ettik.

Bu sene bu ligde kalmayı da kabul ettik. (Hatta inşallah düşmeyiz duaları da az değil.)

Şehri müdafaa; yürüyüşler, protestolar, basın açıklamaları vb. hepsi hak getire...

Kalıcı gelir getirici büyük bir projenin dedikodusu da yok ortalıkta...

Hoşuma giden tek şey ne kadar acemilik yapsalar da kendi gençlerimizle yola devam ediyor olmak. Maç anında kızıveriyorum ama düdükten hemen sonra hepsine karşı sevgim ve desteğim devam ediyor. İyi ki varlar.

UNUTMAYIN, gençlerimiz tecrübesiz olarak yola çıktılar ve onların gelişimi adına en önemli nokta ÖZGÜVEN GELİŞİMİ ve bunun oluşabilmesi için de biz taraftarlarım KOŞULSUZ desteğe devam etmesi gerekiyor.

Bazen, içinde bulunduğumuz halin sorumluları bu gençlermiş gibi duygu karmaşası yaşayıp tepkilerimizi abartıyoruz.

Elbette gençlerimize de çok şey düşüyor. Her antrenman daha çok çalışmalı ve daha çok gelişime azmetmeliler. Sahada göreceğimiz "mücadele" bizim onlara olan sabrımıza sabır ekler. Mücadele etmeyen bir genç, o formayı hak etmiyordur.

Sportif anlamda toparlanabileceğimiz bir sürece gireceğimizi düşünüyorum. Neden toparlanmayalım ki, her türlü imkâna sahipler, çok çalısacaklar ve çok isteyecekler.

Bizler, bu istek ve azmi gördükçe, kendi sevgimizin bize yaşattığı hüsranlara daha kolay katlanacağız.

Saygılarımla...

Editör: Haber Merkezi