Gökçe ÇALIŞCİ / Elif ASLAN - ÖZEL RÖPORTAJ Zeynep Hanım öncelikle bizi ağırladığınız için teşekkür ederiz. Başarılarınızı Bursa’da duymayan yok. Merak eden okuyucularımıza kendinizden ve başarılarınızdan bahseder misiniz? Sporla tanışmanız nasıl oldu, sizi bu alana kim teşvik etti? Merhaba ben Zeynep Eylül Yavuz, 16 yaşındayım atletizmle ilgileniyorum. Yüksek atlamada Türkiye şampiyonluğum var. Bursa'da birinciliklerim var. 4-5 sene olacak, 7. sınıftan beri atletizmle uğraşıyorum. Sporla tanışmama ortaokulda iken Ayşe Hocam vesile oldu. Hocama gittim ve ‘hocam ben spora başlamak istiyorum’ dedim. Hocam birkaç teste tabi tuttu ve uygun olduğumu gördü. 2 hafta sonra tekrardan bir test yaptılar ve uzun atlamaya daha yatkın olduğumu söylediler. Bu şekilde atletizme ilk adımı atmış olduk. Zeynep Hanım şu an ne gibi çalışmalar yapmaktasınız, hazırlandığınız yarışmalar var mı ve Bursa haricinde Türkiye şampiyonluklarınız var mı? Takvim henüz yayınlanmadı ama yarışlar eylül veya ekim ayından sonra başlayacak. Şu anda önümüzde yarışlar var ve yarışta hedefim 1 metre 70 santimetre atlamak. Şu anda 1 metre 60 santimetre, atlıyorum. Antrenmanda ise 1 metre 65 atlıyorum. Okullar arasında birçok kez yarışmalar düzenleniyor, okullar arasında da Bursa'da da birinciliklerim var. Türkiye genelinde okullar arasında birinciliğim var. Genel olarak da ikinciliğim var. Okuyan biri olarak okulu ve sporu bir arada götürmek zor oluyordur muhakkak, okul bittikten sonra spor alanında mı ilerlemeyi düşünüyorsunuz başka hedefleriniz var mı? Evet, zor oluyor ama sevdiğimiz için yapıyoruz. Spor alanında ilerlemeyi çok istiyorum ama bu zamanın ne göstereceğine de bağlı. İki sene içerisinde eğer başarırsam beden öğretmenliği veya antrenörlük okumayı çok istiyorum. Türkiye ikincisi olduğumda çok mutlu olmuştum. Sonunda emeklerimin karşılığını aldım diye çok sevindim. Hedefim şu anlık 1.70 metre atlayıp büyük bir kulübe, Fenerbahçe gibi bir kulübe girmek. TOHM (Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezleri) nin belirlediği 1,68 barajını geçmek hedefim var. İnşallah başaracağım, başaramazsam artık bir şekilde yeni bir yol çizmeye çalışacağım. Zeynep Hanım stadyumda bir gününüz nasıl geçiyor? Şu anda sezonu daha açmadığımız için daha çok koşular yapıyoruz ve yeni sezona hazırlık için sabah akşam antrenman yapıyoruz. Sabahleyin otuz kırk dakika koştuktan sonra 1.50’ler veya 50 metreler oluyor atlama çalışmaları yapıyoruz. Peki, atlama konusunda rekor sizde diyebilir miyiz? Bir ilke imza atmak sizin için nasıl bir duygu? Hayır, sadece ben atlamıyorum rakiplerim de atlıyor. Bursa'da bildiğim kadarıyla kesin konuşmayalım ama öyle biliyorum yani şu anda. Atletizmde şu an küçüklerden Gökçe Spor Kulübü'nde atlayanlar var. U 18 yaş kategorisinde ben varım kulüpte çok heyecan dolu bir durum ama çok da güzel oluyor. Çünkü yarış dışı olmuyoruz rakip olmuyoruz. Birbirimize karşı hep samimiyet içerisindeyiz. Atladı atladı atlayamadı yine de mutlu oluyoruz. Birbirimize karşı hiç kötü bir düşüncemiz olmuyor. ‘ŞANS HER ZAMAN YOLUNDA GİTMİYOR’ Zeynep Eylül’ün daima yanında olan hocalarından biri olan Bahar Sekizkardeş Zeynep’i nasıl keşfettiklerini anlattı. Sekizkardeş, “Zeynep’i, Beden Eğitim Öğretmeni Ayşe Hoca gönderdi, o haftanın belirli günleri geliyor. Biz yardımcı olmaya çalışıyoruz. İlk geldiğinde yeteneğini keşfettik. Evet, yüksek atlayabilir dedik. Üstüne yoğunlaştık. Spesifik antrenmanlarını yaptırdık. Çocuklarımızın olduğu liseye yönlendirdik. Türkiye'de bu yıl liseler şampiyonu olduk. Yıldızlarda Türkiye ikincisi olduk. TOHM (Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezleri)nin belirlediği barajı 8 santimetre ile kaçırdık ama ümidimiz hep diri seneye daha güzel çalışacağız ve başaracağız. Spor biraz emek işidir Zeynep gereken emeği veriyor. Sabah 9-11 de burada. Sonra tekrar otobüsle evine dönüyor, tekrar geliyor. Zeynep'ten çok memnunuz Zeynep'le beraber daha bir sürü olimpik kadroda olan sporcumuz var TOHM’da olan, Milli takıma girenler var. Zeynep şu an onların en küçüğü. Sırbistan Yıldızlar ‘da ikinci oldu. Sırbistan'da maddi durumu ülkede falan iyi olsaydı normalde ilk götürüyorlardı, o da milli olacaktı. Ama işte her zaman şans yolunda gitmiyor. O yüzden alamadı ama seneye Yıldız. 2006’larla yarışacak. Üstünde iki bin beş seneye milli takım formasını giyeceğine inanıyoruz” dedi. ‘SPOR EMEK GEREKTİRİR’ Sporun emek gerektiren bir iş olduğunu söyleyen Sekizkardeş, “ Her şeyden önce sporcunun emek vermesi gerekiyor. Akşam erken uyumak zorunda. Yediğine içtiğine dikkat etmek zorunda, sporcuların kilo almaması gerekiyor. Kilolularsa TOHM’a girince diyetisyeni, fizyoterapisti ara öğünleri ücretsiz bir şekilde verilecek ve 1500 TL maaş bağlanacak. Bu bizim için avantaj önceliğimiz çocukları bu sebeplerden TOHM’a sokmak. Zeynep'i Fenerbahçe Kulübü de istiyor. Hatta bu yıl içerisinde istedi ama biz yarıştırdığımız için bonservisini veremedik. Zeynep haricinde okulumuzda yetenekli çocukları buraya getiriyoruz” ‘BURSA’NIN ÇOCUKLARI DEĞİL Mİ?’ Çocukların ve ailelerin yaşadığı en büyük sıkıntılardan biri olan servis konusunda destek alamadıklarını servis ücretlerini ailelerin kendi ceplerinden ödediklerini bu durumun aileleri zorladığını söyleyen Sekizkardeş, “ Ailelere diyoruz ki 15 kişisiniz hepiniz 10 TL verin sağ olsunlar itiraz etmeden veriyorlar. Ama biz burada gönüllü çalışıyoruz ve bir ücret almıyoruz. Hepimiz atletizmin içinden gelen insanlarız hocalarımızla birlikte çocuklara faydalı olmaya çalışıyoruz. Çünkü dışarısı çok kötü. Çocuklar başıboş dolaşacağına daha güvenli bir ortamda sporlarını yapıyorlar.” Belediyelerden bir destek alamadıklarını söyleyen Sekizkardeş, bu çocuklar Bursa’nın çocukları değil mi? diye başvurdukları yerlere sitem etti. Maddi olarak belediyelerden iyi olmadıklarını söyleyen Sekizkardeş, “Belediyelerin bize desteği olmuyor. Onların kendi atletizm takımları var. Biz kendi kulübümüzü kurduk maddi olarak belediye kadar yüksekte değiliz. Servislerimizi falan belediye karşılamıyor ama ailelerle konuşuyoruz. Aileler bizi bildiği sevdiği için öğretmen olduğumuz için bize daha çok güveniyorlar. ‘Servis ücreti ne olursa olsun verelim hocam’ diyorlar. 200 TL şu devirde çok komik bir rakam. Çocuklar servis parasını verip buraya geliyorlar” diye konuştu. HİZMETİMİZ BURSA’YA Yazdığı dilekçelere karşılılık olarak belediyelerden ‘bizim de takımımız var’ karşılığı alan Gökçe Spor, Büyükşehir’den destek bekliyor. Bursa’ya hizmet ettiklerini söyleyen Sekizkardeş, “İşimiz bu ve biz burada Bursa'nın çocuklarına hizmet ediyoruz servis verilmeli. Sonuçta kimse bu parayı cebine atmıyor. Hatta biz servisi siz verin benzini biz doldururuz demiştik ama yine de olumlu bir cevap alamadık. İnsanların spora karşı bakışı çok değişti veliler artık çocukları dışarda olsun istemiyor zaman çok kötü. Bu kötü zamanda bizde çocuklarımıza sahip çıkalım diyoruz. Akçadağ tekstil ise t-shirtimizi polarımızı sağlıyor. Fazla kalan kumaşlar ile artık ben bile dikimi yapabiliyorum. Bunu çocuklarımıza ücretsiz bir şekilde sağlıyoruz. Burası bir aile kulübü ve biz çocuklarımız için elimizden gelenin fazlasını yapacağız. Çocuklarımıza sporu sevdireceğiz Büyükşehir de bize destek verirse Bursa’nın adını atletizme altın harflerle yazdıracağız” diye konuştu.