Bursaspor Başkanı Ömer Furkan Banaz: ''Ev sahibi takımın Bursaspor ile aynı grupta yer almamak için yazılı bir başvurusu olmuştu. Federasyon bunu değerlendirme dışı bıraktı. Maçın tarafsız sahada oynanması yönünde talepler de oldu lakin Federasyon bunu da değerlendirme dışı bıraktı. Afyon'a gittiğimiz gibi gönül rahatlığıyla Diyarbakır'a gittik. Bursa neyse Diyarbakır o. Bursaspor'un orada maç oynamaması gibi bir durumun olma ihtimali bizim için söz konusu değildi. Yayın meselesi kelimelerle ifade etmesi zor bir konu. Nasıl bu hale geldi pek anlaşılır değil. Çocuklar saha kenarında ısınamıyor gelen maddelerden dolayı. Çevik Kuvvet 3 tane kalkan koridoru oluşturuyor lakin hala madde atılmaya devam ediliyor. MHK'nin atadığı hakem teknik heyetimizin dediğine göre 2. Ligde sadece 1 maç yönetmiş, geçtiğimiz sezon da İstanbul BAL'da maç yönetmiş. Milli ara olmasına rağmen siz buraya tecrübeli bir hakem atamıyorsunuz. Maçın iptal olması için daha önce olduğu gibi illa hakemin kafasının yarılması mı gerekiyor? Futbolcuya gelirse sıkıntı yok, hakeme gelirse sıkıntı var. Anons için bastırmamıza rağmen bize bunlar olabilir, çözüyoruz dendi. Neyi çözüyorsunuz? Nasıl sürdürülecek bu müsabakalar? Orada bize yağdırdın şimdi Bursa'da size yağdıracaklar, nereye varacak bu konu? Nasıl sükunete kavuşturacağız bunu? Cezalar anlık uygulanmazsa bunun önüne geçemezsiniz. Satırın kalecinin kafasına mı gelmesi gerekiyor? Bize takımı sahadan çekseydiniz diyorlar. Bunun bir bedeli var, sahada inisiyatif gözlemci ve hakem'de. Biz onlara gerekli şeyleri söyledik lakin bu ilgililerin cesareti buna yetmedi. Diyarbakır'da maçtan önce sokaklarda gezdik, oteldekiler ve bize yardımcı olanlar herkes çok misafirperverdi. Ne olduysa sahada oldu. Kimse bir genelleme çıkartmaya çalışmasın. Adam içeri havai fişek sokmuş, meşale sokmuş, torpil sokmuş. Bizim etrafımızı güvenlik çemberiyle saranlar karşı tarafta gerekli tedbirleri almamış. Tüm Bursa'nın birleşmesi gerekiyor. Bursa'nın bu işi çözmek için kenetlenmesi gerekiyor. Kenetlenmezsek Diyarbakır'da maç yapmaya devam ederiz, kenetlenmezsek asıl olmamız gereken yerden uzakta kalmaya devam ederiz. Ben o açıklamayı yaptığımda körükten çıkış anındaki atılan maddeleri görmemiştim. Jammer çalıştırdıkları için bizim aşağıda saha içindeki yönetici arkadaşlarımızla irtibatımız kesildi. Rakip takım yönetimi aynı grupta yer almamak için dilekçe veriyor TFF'ye dünkü olaylar yaşanmasın diye. Bu gerginlikten kulüpler zarar görüyor. Birileri bu olaylardan nifak tohumlarını her köşeye ekiyor. Biz bunun bir tarafı değiliz. Protokolle alakalı istediğimiz reaksiyonu alamadık. Bu kadar gündeme gelmiş bir maçta kendilerini yanımızda görmekten ziyadesiyle mutlu olacaktık. Diyarbakır'daki bu maç protokolün gündemine girmedi. Biz bize gittik biz bize geldik. Ev sahibi taraftarı maça gelsin de maçı yayınlamak istemedi. Biz de kendilerine madem bu işi sükunete kavuşturmak istiyoruz bu maç yayını bunun bir başlangıcı olsun dedik lakin kabul görmedi. Biz de hemen akabinde TFF'ye başvurduk. TFF internet sitesinde bu maçın yayınlanacağını da duyurdu. TFF TRT'yi maç için uygunluğu da veriyor lakin sonrasında bu iş bir noktada patlıyor. Bu bizim açımızdan hiç anlaşılır değil. Maç içerisinde TFF Başkanını aradım. Yayınlanması için biz de gayret ettik lakin amiyane tabirle TRT yan çizdi noktasına kadar geldi konu. Bizim kimseden bize uçak kaldırın diye bir beklentimiz olmadı. Protokol içerisindeki kişiler geliyorum dese koordinasyonla alakalı farklı bir atmosferle karşı karşıya kalırdık. BŞB Başkanının maddi destekleri ortada, başkana iki teşekkür ediyoruz ortalık tu kaka oluyor. Bize sponsor olan adam diyor ki benim markamı koyma abi logom gözükmesin. Şampiyonlukta emeği olan insanlar Bursaspor ile anılmak istemiyorum diyor. Neden diyor bunu bu insanlar? Gençliğimizde Bursaspor'a yardım edenlere hürmet edilirdi lakin şu an katkıyı koyanlar logom gözükmesin diyor. Planı projesi olan varsa gelsin yapsın bu işi. Süreç başladığından beri 60 milyon lira katkı sağlanmış, bir lira yönetici alacağı yok. Bundan sonra da böyle devam etsin her katkı bağış makbuzu karşılığında olsun. Bu koltukta oturmanın bir bedeli olmalı.'' şeklinde konuştu.