Önemli bir galibiyet aldıklarını belirten deneyimli çalıştırıcı, Darüşşafaka’nın bugüne kadar ligde, iç sahada hiç kaybetmediğine vurgu yaparak, “İlk yarıyı 12 galibiyetle, Fenerbahçe Doğuş’un arkasından ikinci sırada bitirdik. Bu bizim adımıza beklentimizin üzerinde bir sıçrama ve kendini göstermeydi. Bu tip çıkışların ardından hem oyuncu, hem de organizasyon anlamında o kaliteye sahip takımlar, bunu devam ettiriyor. İyi takım olamamış ekipler de onu kaybediyorlar. O anlamda biz buraları hak eden bir takım olmayı ortaya koymamız lazımdı. Darüşşafaka takımı bugüne kadar iç sahada kaybetmemişti. Böyle bir basketbol oynayıp, özellikle ikinci periyodun ortasından maçın sonuna kadar maçı önde götürmek; hem psikolojik, hem fiziksel, hem de organizasyon anlamında bir direnç ortaya koymak önemliydi. O anlamda oyuncularımı tebrik ediyorum” dedi. Karşılaşmaya iyi başlangıç yaptıklarını ve akıllı bir oyun sergilediklerini ifade eden Ene, “17 tane ofansif ribaunt, toplamda 50 ribaunt almışız. Atletik bir takıma karşı ribaunt üstünlüğünü almak çok önemli. Maçla ilgili iki, üç tane hedef koymuştuk. Bunları çok iyi yaptık. Çok boş atış yakaladık, belki o atışları da soksaydık oyun içerisinde daha farklı anlar olabilirdi. Neticede, son anlarda rakibimize karşı bir şans versek de maçın büyük bir çoğunluğunda kazanmayı hak ettiğimizi düşünüyorum. Ama daha iyi bir salonda oynasaydık biraz daha keyifli olurdu. Bu salonun ev sahibi olarak Darüşşafaka takımına da bir avantaj sağladığını düşünmüyorum. Onlarda burada sokamıyorlar, biz de istediğimiz basketleri sokamadık. Normalde bunlar bizim yüzdelerimiz değil. O zaman basketbol çirkinleşiyor. Bence başka bir salonda oynasaydık maç daha güzel olurdu. Darüşşafaka’yı Eurocup’taki performansından dolayı tebrik ediyorum. Saygı duyuyoruz, orada oynadık ve ne kadar değerli takımlar olduğunu biliyoruz. O kupayı kazanarak Türkiye’ye bu anlamda büyük bir başarı getireceklerini düşünüyorum” şeklinde konuştu.