Uğur Engin'in köşesine taşıdı yazı şu şekilde "Geçtiğimiz yıl son maçta ligde kalmayı garantileyen Bursaspor, bu yılda aynı senaryo ile yoluna devam ediyor. Bu senaryonun yönetmeni, kuşkusuz Bursaspor Kulübü Başkanı Ali Ay. Tam iki yıldır algı operasyonu yapan Ali Ay, vaat ettiği hiçbir şeyi gerçekleştiremedi. Verdiği sözlerin hepsi havada kaldı. Çok gerilere gitmeye gerek yok. Hatırlarsanız Bursaspor Kulübü Başkanı Ali Ay bu sezon başında şu ifadeleri kullanmıştı: “Tabanca gibi takım kuracağım. Kimse merak etmesin, kesenin ağzını açıyorum” Kurduğu takım ortada. Takım kiralık oyuncularla dolu… Burada Ali Ay ile ilgili binlerce cümle kursam inanın yinede derdimi anlatamam sizlere. Çünkü baştan aşağıya yanlışlar üzerine kurulmuş bir kulüp olduk. Ve bu takımı sessiz kalarak biz getirdik bu hale. Kendi adıma konuşmam gerekirse eğer, çoğu zaman yanlış olan her şeyi aktarmaya çalıştım. Ama o kadar çok yanlış var ki hepsine yetişmek imkansız. Son olarak kulüp içerisindeki hırsızlığı kamuoyu ile paylaştık. Hırsızlık konusunu Süper Futbol programında açıkladıktan sonra bazı kanallarda bu konu ile ilgili açıklamalarda bulundu. Ama hep üstü kapalı açıklamalar. Siz bu zamana kadar neredeydiniz? Anlatacağım… Bu olayı kamuoyu ile paylaşmamızın ardından Bursaspor Kulübü Başkanı Ali Ay ve Ali Ay’ın fabrikasında muhasebeci olarak çalışan ve aynı zamanda Bursaspor Kulübünde Yönetici olan Hasan Parlakay, bazı yerel spor medyası çalışanlarını kulübe çağırdı. Yapılan toplantının gündemi ise içler acısı. Ali Ay ve Hasan Parlakay’ın diğer spor medyası çalışanlarından istedikleri, hırsızlık olayını gündeme getirmemeleri. Varın Bursaspor’un halini siz düşünün… Ben bunları açıklıyorum diye sayısız tehdit alıyorum. Sosyal medya hesaplarımda yaptığım paylaşımların altına girip fake hesaplarla küfür ediyorlar/ettiriyorlar. Ama üstüne basa basa tekrarlamamda fayda var sanırım. Çünkü bazıları hala tanıyamamış. Eğer bir yanlış varsa ve bu yanlış Bursaspor Kulübüne zarar veriyorsa ben bunu bağıra bağıra anlatırım. Allah’tan başkada hiç kimseden korkum yok… Belki hatırlarsınız Dzon Delarge transferinde de kulüp kasasından 400 bin Euro çalındığını açıklamıştık. Delarge’ın menajeri ile yaptığım görüşmedeki ses kayıtlarını yayınlamıştım. Bu olayın ardından Ali Ay Bursaspor TV’de özel bir yayın yapıp “Uğur kardeşimizde bu konuyu kapatsın artık” demişti. Kapatmadım ve orada da hırsızlığı ortaya çıkardım… Şimdi sağda solda tetikçilerle üstüme gelmeye çalışıyorlar. Yıldırmaya, susturmaya ve bu konuyu kapatmaya çalışıyorlar. Konu ne mi? Bilet hırsızlığı… Süper Lig’in 21. Haftasında Bursaspor, Akhisarspor’un konuğu oldu. İşte bilet hırsızlığı da bu maçta ortaya çıktı. Bursaspor Kulübü, Akhisarspor yönetiminden 30 kişilik Vip tribünden bilet istedi. Fakat stadyumun yeni yapılması ve çok fazla yer olmamasından dolayı, Akhisaspor yönetimi bu 30 bileti deplasman tribününden verdi. Bu 30 bilet “davet bileti” yani satılamaz biletlerden. Fakat bu satılamaz biletler satıldı. Bu biletlerin parası ise kulüp çalışanı Kemal Doğanlar’ın cebine girdi. Olay sadece 30 biletle sınırlı değil. Çoğu karşılaşmada aynı sistem uygulandı… Bazıları banka yoluyla bilet paralarını Kemal Doğanlar’ın hesabına yatırdı. Bazıları da kulübe gelip “bilet ücretini kart ile ödeyeceğim” dediğinde, hayır kart ile çekim olmuyor cevabını aldı. Onlarda mecburen nakit para verip bilet almışlar. Anlayacağınız çeşit çeşit senaryo… Aynı zamanda bu kulüp çalışanı Kemal Doğanlar sponsorlu kombineleri de satıp cebine indirdi. Bunun yanında yine her iç saha maçında futbolculara verilen toplam 150 bilet üzerinden vurgun yapıldı. Bu bilet operasyonu ile geçtiğimiz yıldan itibaren 300 bin TL’ye yakın para başkalarının cebine girmiş oldu. Göz göre göre soydular Bursaspor’u. Neden mi göz göre göre? Çünkü bu kişinin bu tarz olayları yaptığını bilenler, Bursaspor Kulüp Müdürü Erhan Başoğlu’na olayı anlattı ve bu adamın işten çıkarılması gerektiğini söylediler. Erhan Başoğlu ise aynen şu cevabı verdi: “Ben ne yapabilirim kardeşim adam Başkan’a yakın…” Sizce Erhan Başoğlu neden bu tarz bir cevap vermiş olabilir? Çünkü biletçi Kemal Doğanlar, Bursaspor yöneticisi Hasan Parlakay’ın çocukluk arkadaşı… Bu bilet operasyonu gün yüzüne çıktıktan sonra Bursaspor yöneticisi Hasan Parlakay ve Bursaspor Kulübü Genel Müdür Yardımcısı Nihal Ferik, Bursaspor Kulübü Başkanı Ali Ay’ın yanına çıkıyor. Yapılan görüşmedeki ana konu biletçi Kemal. Hasan Parlakay ve Nihal Ferik, Ali Ay’a “Kemal böyle bir şey yapmaz Başkanım” şeklinde konuşmalar yapıyor. Fakat bu konuşmayı yapmadan önce birkaç taraftar kulübe gelip “Başkanım bu hırsız Kemal’i kulüpten çıkar” tarzında sert bir çıkış yapıyorlar. İşte bu olayın ardından Hasan Parlakay, Kemal Doğanlar için kendini siper ediyor. Ama tüm mücadelelere rağmen kaybeden Hasan Parlakay oluyor. Ali Ay baskılara dayanamayıp Kemal Doğanlar’ı tazminatı ile birlikte işten çıkartıyor! Yani adam hem hırsızlık yaptığı için işten çıkartılıyor, hem de tazminat alıyor. Resmen kulübü her anlamda soyuyorlar… Çoğu kişi bunlara göz yumuyor. Çünkü çoğu kişinin menfaati var. Kimsenin Bursaspor falan umrunda değil. Çete kurmuş bunlar… Şimdi akıllarda tek soru. Hasan Parlakay neden Kemal Doğanlar için bu kadar mücadele ediyor? Sebebi ne? Ya da şöyle söyleyeyim. Bilet operasyonu ile bu paraları indirenler, transferlerde kim bilir neleri indiriyor… Kimse merak etmesin savcılık konuya el attı. Belki de Kemal’i kafalayıp tüm suçları ona yıkacaklar ve o da her şeyi ben yaptım diyecek. Ya da Kemal çıkıp “hayır kardeşim bunu bana bunlar bunlar yaptırdı, benim suçum yok” diyecek. Tek tek anlatacak her şeyi. Karar Kemal’in… Her ne olursa olsun bu saatten sonra Ali Ay dahil olmak üzere tüm yöneticilerin ve bu olaylarda başrol oynayan bazı personelin hesapları tek tek incelenmeli. Emin olun daha büyük fiyaskolar çıkacak ortaya… İşin farklı bir boyutu da var. Kulüp içindeki en büyük fiyasko sadece hırsızlık değil. Bursaspor Kulübü bünyesinde çalışan bir bayana da ahlak dışı teklifler yapılmış. Bu teklifi yapanda şuan Bursaspor yöneticisi. Bir gün isim vermeden konuyu anlattım programda. Ertesi gün sabahın köründe aradı. “Aman Uğur iki çocuğum var yapma” dedi. “Aman diyene kılıç çekilmez” dedik ismini zikretmedik. Ama her anlamda rezilsiniz… Sizin için bu dünya tamam da ya öbür dünya? Yatacak yeriniz yok… 2011 yılında kendi fabrikasını iflas ettiren Ali Ay, şimdi gözünü Bursaspor’a dikti. 2018 yılındaki hedefi, Bursaspor’u iflas ettirip nefes alamayacak pozisyona getirmek. Göz göre göre soydurdu kulübü. Uyarmalarına rağmen hırsızları barındırdı kulüpte… Ne söylesek boş size… Sizde ne Allah korkusu var ne de kuldan utanma…" Son olarakta yapılan havalenin dekontu.. Kaynak: goltv.com.tr