Ligin ikincisi yarısını evimizde Karagümrük ile açtık. 3 puanı da hanemize son dakikalarda gelen gol ile yazdırdık.

Maçın adamı kim olmalı diye düşündüm ve hemen karar verdim: Hakan Ceylan.

Geçmişe dönük yazılarıma bakarsanız eğer hakemlerle ilgili yazı yazmadığımı ,en fazla bir paragrafta zaman zaman yer verdiğimi görürsünüz. Çoğu kez klavyenin tuşlarını heba etmemek yazmıyorum.

Ama bu maçta hakem olarak görevlendirilen arkadaşın acemiliği, akla sığmayacak derecede vahimdi.

Eğer hakem gözlemcisi adaletli biriyse, bu adama verilebilecek en düşük notu vermeli.

Rakibin eline gelen topa " YERDEN SEKTİ" hareketi yapan biri nasıl hakem olabilir? 

Nereden sekecekti başka? 

Hadi kendi vücudundan sekse bir kılıfa sokacağım da "YERDEN SEKTİ" nedir arkadaş!

Sahada otoritesini kaybetmemek için sarı kartına sık ve gereksiz başvuran Hakan Ceylan, maçın ikinci yarısında not almak için elindeki sarı kartın arka yüzünü kullandı artık. Tam 11 sarı kart hem rakibe hem bize kullandı.

Kendi mesleğini icra ederken çaba sarfeden herkese olduğu gibi,hakemlere de kolaylıklar diliyorum elbette. Ama reaksiyon aldığı an strese kapılıp, ne yaptığından habersiz olan bu hakem arkadaş, art niyetli olduğu için değil, stajyer olduğu için benden kocaman bir SIFIR aldı bu akşam.

Galip gelmişken yazıyorum,yenilgiye bahane değil yazdıklarım...

Takıma dönelim...

Maçın başında golü bulmuş olmamıza rağmen,rakibi oyundan düşüremedik. Topu rakibe verip, kendi sahamızdan hızlı ataklarla çıkıp pozisyon bulmaya çalıştık ama bu pek de tehlike yaratamadık. Kısmen ikinci yarı bunu daha iyi yaptık. Hem tehlikeli olduk hem de tehlikeler gördük ki attığımız ikinci golün hemen ardından Çağlar sayesinde paçayı yırttık.

Lisansları yüzünden sahada olmayan oyunculara da ne kadar ihtiyaç olduğunu bir kez daha gördük. Umarım kısa zamanda uyum sağlanır ve takım oyunu hemen oturur.

Yoksa bizim zamansız ve acıtan puan kayıplarımız çok olur.

Mutlu muyum?

3 puan için evet.

Saygılarımla...