Savrula savrula ilerlediğimiz ligde en kritik virajlardan birine geldik. Evimizde Konyaspor'u ağırlayacağız ve hepimizde aynı duygu var: Şu maçı kazanıp derin bir nefes almak...

Yönetim, taraftarın gücünü bildiği için stadın dolmasını istiyor.Bu sebeple bilet fiyatlarında büyük oranda indirime gitti. Kimi çevreler,  "Şampiyon takımın bileti bu kadar ucuz olur  mu? Biz onlarla dalga geçerdik, şimdi aynı duruma düştük! " diye eleştiri yapıyor ; kimileri de "Bu bizim düşme kalma maçımız,yemişim karizmasını,dolsun stat yeter ki..." diyor. Valla ben de stadın dolmasından yanayım. Ama "çekirdekçi" diye nitelendirilen tayfanın umarım bu defa katkısı daha çok olur. İlk düdükten itibaren ıslıklı baskıdan tutun da, Maraton ve Teksas'ın uyumlu tezahüratlarına kadar stadın yıkılması gerekiyor.

Ama her maça giden biri olarak gözlemlediğim bazı olumsuz  taraftar tutumları var ki stadın geneline yayıldığında kendi takımımıza büyük zarar veriyor.

Taraftar kendince iyi oynamadığını düşündüğü futbolcuya ana avrat sövüyor, top ona gelince basıyor ıslığı...Çok amatörce ve destek vermeye geldiğini söyleyen bir taraftarın yapmaması gereken bir durum. Biz skor ve oyun istedigimiz gibi gitmediginde takıma destek vermek için ordayız aslında; sinirlerimize hakim olup, sahadaki sanki gerçek ailemizden biriymiş gibi desteklemeli,ona bu işi yapabileceğine inandığımızı gösterebilmeli, moral vermeli ve ateşlemeliyiz. "Hay senin oynayacağın topa vb "sözlerle moral bozacaksak , destek vermeye geldiğimizi söyleyemeyiz . Evet, bazen hakikaten insan çığrından çıkıyor; en basit pas hatalarını görünce, sahada plansız,amaçsız,gizlenen,hırslı olmayan oyuncuyu görünce deliriyor insan.O an o küfrü hak ettiğini düşünüyor ve protestosunu kendince yapıyor...Ama bu maç o maç değil artık...Bu maç düşme kalma maçı... İşini iyi yapmayan oyuncuyu ateşlemeli,gaza getirmeliyiz.Skor aleyhimize dönse de desteği bırakmamalıyız.

Ben oyuncularımızın artık bu maçta canla başla oynayacağına eminim. Morale ve kendilerine inanıldığını hissetmeye ihtiyaçları var.Başlarındaki Mustafa Er hoca  ilk defa kendi evinde sahaya çıkacak. Desteğimizi bize yakıştığı gibi yapmalıyız. Son 5 maçtır gol yemeyen Konya'ya gol atmak epey zor  olacak ve zaman alacaktır.Sabırlı olmalı ve takımın taktik disiplinden  kopmasına sebep olmamalıyız.

Oldu ya 2 -0 geriye düştük,Allah korusun; dişimizi sıkmalı ve bu maçı çevirecekleri enerjiyi ve  desteği biz vermeliyiz. Aksi takdirde hep kazanan takımın taraftarı olmak kolay,marifet bu tip maçlarda metanetli olabilmekte...

Volkan Şen,eminim güzel oynayacaktır. Bu da bizi sinirlendirebilir.Ama tribünlerin bu oyuncuya konsantre olup maçı bırakması da yanlış olur;  bırakın oynasın,uğraşmayın,değmez.Yaptıklarına ben de çok kızdım ve  kızgınlığım da geçmedi ama bu maçta enerjimi ona harcayamam asla...Ne hali varsa görsün...

Sergen, önündeki Karabük ve evindeki Göztepe maçlarından 6 puan alabileceğini hesaplıyor.Bu sebeple bizden alacağı 1 puan da ona yarıyor.Biraz kontra futbol oynayacağını ve ters toplarla da etkili  forvetlerini kullanmaya çalışacağını düşünüyorum.Eminim siz de bir sürü analiz yapıyorsunuzdur ama biliyorum ki teknik ekibimiz en ayrıntılı şekilde bu maçı kafalarında defalarca oynamıştır. İnşallah oyuncular da bu oyun olanlarını sahada mental ve  taktiksel anlamda doğru yaparlar...

Eğer, taraftar kendini kaybeder de protestolara maç içinde başlarsa bu bizim için en büyük tehlike olur. 3 puan  falan da hayal olur. Hem 3 puan  isteyip hem de sahada oyuncularımızı protesto etmek, Temiz Çevre Mitinginde yerlere çöp atmaya benzer. Dedik ya, bu maç o maç değil;  her durumda sonuna kadar sabredip,destek verme maçı bu...

Lütfen, içerideki  Trabzon maçını da önemseyelim.O maçtan alacağımız puan ya da puanlara muhtaç olacak bir duruma düşersek, en azından cezalı tribünler olmasın. Bu maç herşeyi halledelim,kongre sürecine konsantre olup , önümüze bakalım...

Saygılarımla...