Sezonun içerideki ilk maçında Kayserispor'u ağırladık. Küfürsüz,centilmen bir maç oldu.

Alt yapıdan destekli,yeni 3-4 transfer daha gerektiren takımımız 3 puan alamasa bile geçer not aldı bu hafta. Maç sonu herkes eksik bölgeler giderildiginde bu takımın can yakacağını söyleye söyleye çıktı, ben dahil.

Oyun kurgusu,set planları,ofansif ve defansif duruşumuz gayet iyiydi.Mücadele etmek için uğraş  veren  tüm oyunculara teşekkürler...

Tabi herkes Stancu'nun kaçırdığı pozisyona çok kızgın.Kızılmayacak gibi de değil. Yaza yaza bitmez Stancu... Yusuf? Neyse...

Yeni kurulmuş ve alt yapıdan destekli takımımızı zaman zaman ileriye atak ruhuyla izledik,zaman zaman defansif duruşuyla.Hele ki 2 stoperini yeni satmış defans hattı hepimizin aklında soru işaretiydi.Burak Kapacak kardeşimiz,vazifesini çok güzel yaptı. Gençliğin verdigi basit tecrübesizlikler dışında,hırsıyla, süratiyle, bindirmeleriyle "benden olur" mesajını verdi tribünlere. Bursaspor'umuz alt yapıdan yeni bir isim daha kazandı bence. Maşallah diyelim,nazar değmesin...

Beni mutlu eden ya da umutlandıran bir takım oluşmaya başlamışken, herhalde son iki sezonun travmasını üzerinden atamayanlar, ıslıklayarak kendi oyuncularını protesto ettiler.

Maçın uzatma dakikalarında takımın saldırmasını,ileriye dönük oynamasını ve son saniyeye kadar baskı kurmasını isteyenler, bu isteklerinin oyuncularımızı ıslıklayarak gerçekleşecegini düşünmeleri bana doğru gelmiyor.

Ben de son dakikalar hadi ileri oynayın diye serzenişte  bulundum ama Kayserili oyuncuların tüm  koşu ve pas koridorlarını kapattığını Teksas'tan daha rahat görebiliyorsun . Topu şişirmek istemeyen, şişirse de içerideki forvete güvenmeyen  oyuncular,sağ ve sol kanattan gitmek amaçlı yan top yaptılar ama on bir kişi geri çekilip yaslanmış rakip karşısında  bunu yapamadılar.Baskı geldiğinde  de topu kaptırmamak derdine garanti pasa döndüler, gerekirse geriye oynadılar.Bu tabi ki bizi memnun eden bir durum değil.Ama bu memnuniyetsizliği  kendi oyuncunu ıslıklayarak göstermek doğru değil.

Sahadaki oyuncuların yarısı yeni,bu gergin yaklaşımdan etkilendiler elbette...

Haddime değil ama bir an önce bu ıslıklama işini bırakmamız  gerekiyor. Bu takım lige iyi başladı diyebiliriz; iyi başlangıçlara desteğimizi göstermemiz gerekirken, küfürlerle, ıslıklarla yaptığımız protestonun hiç bir katkısı yok. Mevcut oyuncuların kapasiteleri belli ve kendilerini zorladıkları da ortada. Senin ıslıklamanla da düzelecek iş değil bu kardeşim...

Bahsi geçen transferler (bölge olarak) gelirse bu hafta, yine yeni bir takımla; farklı bir on birle çıkacağız maça...

Transferler bittiğinde, ilk on bir ezbere sayılabilecek duruma geldiğinde ve 3-5 maç daha oynayıp birbirlerine alıştıklarında bence biz daha güzel bir takım izleyeceğiz.

Evimizdeki maçlarda ıslık kullanacaksak, dünyanın her yerinde olduğu gibi,top rakip takımdayken yapalım şu işi. Takımımızın hissedilebilir şekilde taraftardan yana güvenilme duygusuna ihtiyacı var. Şimdi bir hata yaparsam tüm Türkiye'nin gözünün önünde ıslıklarlar beni,endişesiyle değil, hata da yapsam arkamda dağ gibi destekleyen,bana güvenen taraftarım var, deyip, kendini motive edecek bir duruma ihtiyaçları var. Sanki hepimiz, kendi işimizde her zaman mükemmeliz,hiç hata yapmıyoruz;  onlar da yapacak. Çok para alıyorlar,yapacaklar  tabi, diyenler de oluyor ama o iş öyle değil işte. İnsanız sonuçta... Evet, hatalarından ders çıkaracaklar ve çok  çalısacaklar. Bizi de gururlandıracaklar...

15bin küsür seyirci tribüneydi. İnşallah artarak devam eder...

Ben gelecek oyuncularla beraber bizi güzel günlerin bekledigine inanıyorum. Islık işinden de vazgeçileceğine inanmaya kendimi zorluyorum.Eğer siz de ıslıklayanlardan biriyseniz ; haklısınız sinirlenmekte ama yapmayın artık lütfen... Benim gibi düşünenler de sosyal medya hesaplarından bu konuda düsüncelerini yazarak sesimizin daha çok kişiye ulaşmasını sağlamakta bana yardımcı olsunlar lütfen...

Saygılarımla...