Zaten moralimiz bozuktu. Şehitlerimize ağlarken devam eden spor müsabakalarına karşı olsam da oturup izledim maçı.
Tekrardan Allah rahmet eylesin, milletimizin başı sağolsun.
Sakatlar, cezalılar derken sahaya çıktık işte.
Golü de erken bulduk ama her zamanki gibi fişi çekemedik.
Çekebileceğimiz bir penaltı pozisyonunu da hakem harcadı. Birçok pozisyonda da hatalı ya da art niyetliydi, orasını Allah bilir. Ben art niyetli olduğuna eminim.
Hakem kötü yönetti evet ama biz de galibiyeti hak eden oyunu oynamadık.
Rakip cesaretlendikçe cesaretlendi ve sürekli üzerimize gelmek için ugraştılar.
O kadar da beceriksizdiler ki doğru dürüst tehlike de yaratamadılar.
Ama hep gelmeye çalıştılar ve sonunda golü de buldurduk onlara.
Kritik edilmesi gereken oyun ve oyun anlayışı üzerine söylenecek çok şey var.
Mesela herkesin kafasına göre oynadığı bu sistemin adını bilmiyorum ben!
Şu da gayet bariz ki
oyuncularımızın mental ve fiziksel eksiklikleri ile bizim beklentilerimiz tam ters durumda.
Bizim planlamalarımızı Erzurum başarıyor. İlk iki için gerekeni yapmayı başarıyor.
Biz mehteran gibi iki ileri bir geri yürürken,rakipler uygun adım gidiyor.
Fikstüre bakıp 15 puan hesapları yapılırken, rehavet sadece sosyal medyada değilmiş demek ki ! Oyuncularımız da kendilerini epey rahatlatmışlar.
#OdaklanBursa dedik. "Biz Bursaspor'uz ama oynanan oyunun adı futbol." dedik.
Ama bırakalım odaklanmayı, ciddiyete bile erişemedik !
Hakem hatalarının yanında, genel anlamda Bursaspor'un kaybedilmiş sempatisi, rakiplerin ekstra motivasyonları, TFF , sakatı, cezalısı derken hedeften uzaklaşıyoruz.
Evet halâ bitmiş bir şey yok. Halâ matematiksel olarak kredimiz var. Ama bu kafayla gidersek düşüşümüz sert olur,play-off potası bile zora girer.
Süper Lig'teyken de ligin ikinci yarıları düşüş yaşıyorduk.
Lig değiştirdik,
yönetim değiştirdik,
takımı,hocayı değiştirdik,
değişmeyen tek şey adımız kaldı. Allah korusun onu da değiştirecekler işin sonunda,demedi demeyin!
Şu dönemde kızmak kolay olanı.
Zor olan ise tüm öfkeyi kontrol etmek ve itidalli davranmaktır. En çok destek alınacak yer tribünlerdir. Biz yine de stada gidip, tezahüratlarımızla bize düşeni yapmalıyız.
Zaten hocasından oyuncusuna, kendi kredilerini tükettiklerinin farkındadırlar.
Bize arka arkaya alınacak galibiyetler lazım. Alabilecek gücümüz de var ama kontrolsüz güç,yönlendirilmeyen güç etkisiz olur.
Eleştiri yapılacak konulara teğet geçen bir yazı yazmak için çabaladım. Halâ sabrediyorum; öyle olması gerektiğine inandığım için.
Saygılarımla...
