Açız. Besbelli ki transfere açız. Uzunca zaman bekleyip hocaya kavuştuk, defansa 3 takviye yaptık ,rüzgar güzel esti...Sonra uzunca yine bekledik,atıp tuttuk transfer yok diye, sosyal medyayı doldurup taşırdık; Badu geldi yine yelkenleri indirdik.

Şu sıralar yine güzel isimler dönüyor sosyal medyada. İnsanı memnun eden isimler...Hani kasıp kavurmuyor ama su serpiyor yine de içimize...Nasip...

Başkan, kendi tarzında açıklamalar yapıyor: "Beklediğinize değecek." diyor. İnşallah...

Hele ki Başakşehir 'i Şampiyonlar Ligi'nde izleyince alttan alttan tırsıp "Bunlar bize fark atar." diyen de çok. "Bu takımla nasıl baş ederiz?" diyorlar haklı olarak..Sanırım şimdiden herkes 1 puana razı :)

Dostlar.. Özgüvenini yitirmiş bir takım olduğu kadar aynı şekilde korkular yaşayan bir taraftarımız var artık. Düşme hattı psikolojimizi bozdu,cesaretimizi kırdı, öfkemizi alevlendirdi...Hazırlık maçlarını da çapı küçük takımlarla yapınca, gerçek halimizi ölçemedik de. Hoca, olması gerektiği gibi sakin ve profosyonel devam ediyor. Sürekli "maç temposu" diyor. YANI KİBARCA BU TAKIMLA OLMAZ diyor. Eminim mevkilerle ilgili eksikleri belirttiği raporu vermiştir yönetime. Söz konusu oyuncuları da iletmiştir. Yönetim de dillendirmeden bu işleri bitirmeye çalışıyor. Çünkü dillendirdiklerini yapamadılar ve mahçup oldular. Büyük lokma ye ama büyük söz söyleme, dersini aldılar. Zaten hep derslerini alıyorlar (!)

Taraftar aç (!) PEKI NEYE AÇ?
Taraftar, eski usülle söylemek gerekirse,formanın hakkını verecek oyunculara aç. Kazanmak için canla başla çırpınan takıma aç. Takım olmak kolay değil ama taraftar olmak da kolay değil. Sürekli kupalar kazanan İstanbul takımları yerine,şehrinin takımını desteklemeyi seçen insanlar için, şampiyonluktan önce onur gelir,şeref gelir. Hem o mükemmel duygudan uzak durmayı seçeceksin (şampiyonluktan) hem de bu fedakarlığın karşısında, bunu özümseyemeyen oyuncular yüzünden mutsuz olacaksın. Tamam, adı aşk bu eziyetin ama her sene her sene de olmaz degil mi?

Umarım, transfer süresi dolana kadar kaliteli ayaklar alabilir ve kısa zamanda takım olmayı başarabiliriz. İlk altı hafta ritim tutmak ve gerçek performansı ortaya koymak için makul kabul edilen bir süredir. Bu süreçte Başakşehir, Beşiktaş ve Galatasarayla oynayacağız ve bugüne kadar yapılan transferlere bakılırsa bunlari yenmek ya da puan almak zor. Diger üç maç ise dişimize göre...

Geçen sezon öyle ya da böyle ligin ilk yarısını beşinci bitirmiştik ama felaket geliyorum diyordu. Bu sene ligin ilk yarısı ortalarda bile seyretsek,eğer umut veren bir takım oluşursa, taraftar desteği ile ligi rahat bitiririz ve Le Guen'in dediği gibi "TOPARLANMA SEZONU"nu geride bırakmış oluruz.Sonraki sezona takviyelerle daha da kuvvetli girebiliriz...

Neler olacağının kestirilemeyeceği bir sezon bizi bekliyor. Yönetim umalımda akıllı işler yapsın. Şampiyonluk değil, Bursaspor'un onurunu kurtaracak bir sezon istiyoruz.Bir transferde bile bu kadar mutlu olan taraftar, iyi oyun görünce (Şeno Güneş sezonu gibi) daha da coşkulu ve merhametli olacaktır...

Saygılarımla...